Şehirlerarası cinnet yolculuğu

Oldum olası nefret ettim otobüs firmalarından, şöförlerinden, hostlarından, servis elemanlarından, bilet satanından, çağrı merkezinden, kekinden, havasından, suyundan… Anlatmakla bitmez bir şehirlerarası yolculuk mazim olduğundan dolayı, anlatmakla bitmez bir şehirler arası otobüs macerası antolojisi oluşturdum kendime. Ama dün, bugün ve yarın, mevcut tüm nefretimi üzerinde toplayabilecek bir firma adı isterseniz, tek saniye düşünmem Metro derim.

Ruh yok, ruh!

Amacımızın hayattan detaylar, kareler aksettirmek olduğu gibi salak bir düşünceye kapılıyorum ara ara. Ama çoğunlukla da “bir amacımız yok” başıboşluğunda huzur buluyorum. Birşeyler çiziyoruz elbette ama bilmiyorum ki buraya nakşedilmeyen detaylar kızıyor mudur bize. İçtiğim bira, yediğim tuzlu fıstık “Lan bu kadar mı değersizim ben gözünde” diye arkamdan küfrediyorsa?

buraya bakarlar

futbol 1905 Fasulyeden

Tiksindim lan futbolunuzdan!

Pek bir Süper Lig’in sonuna doğru ilerledikçe, artık bir ritüel haline gelmiş futbol kavgaları da sahnelenmeye başladı. Biz de, ülkedeki milyonlarca insan ile birlikte en ön koltuğa kurulup izlemekteyiz sergilenen oyunu. Kutsal ittifak, TemizLigciler derken bu senenin mevzusu da “Beyaz Sayfa” oldu.

Türk demokrasisinin yıldızları

Meclis’te görüşülmekte olan, işçileri sokağa döken, eleştirilerin yine hakarete varacak düzeyde cevaplandığı şu meşhur Sosyal Güvenlik Reformu’nun Meclis’teki görüşmelerinde bir skandal yaşanmış. Haberde anlatılana göre Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilk yaşanmış ve iktidar partisi ilk defa kendisinin hazırlayıp Meclis’e sunduğu tasarıyı reddetmiş. “Nasıl yani reddetmiş? Vaz mı geçmişler acaba?” diyerek dikkatle dinledim haberi. Ama hayır, meğer...

Fasulyeden

Horto Magiko, Dale Cavese, Sos Cagon

Youtube’un hayatımıza bu kadar kısa sürede, bu kadar çok sirayet etmesi ile birlikte, bir çok fayda ve faydasızlığın arasında tribün ve tribün grupları için de garip bir mecra oluşturulmuş oldu. Türk tribünleri birkaç kısa süreli ve yetersiz istisna dışında hiçbir zaman basılı bir mecra oluşturamamışken, youtube ile birlikte dijital mecra hadisesine en birinci sıradan giriş yapmış oldu.

yok baskani zam Fasulyeden

YÖK böyle bir zam!

Çalıştığı şirketten %10 zam alınca sevinen “özel bir şirkette çalışmaktayım” insanları ve yıllık %2 zamma tamah eden memurlar memleketinde YÖK Başkanının maaşına %200 zam yapıldı. 4300 YTL olan maaş, 12900 YTL oldu. Güzel güzel yiyin sayın Özcan…

basak aydintug ayse olcay tiryaki Fasulyeden

Biraz ruj, biraz rimel

Bu konu ile ilgili birşeyler karalamak istemiştim ilk duyduğumdan beri lakin bir süre Türk medyasının konuyu ele alış biçimini tartmak adına beklemek durumunda kaldım. Haber herkesin malumu, Bilkent öğrencisi genç bir kızımız profesör annesinin boğazını kesmiş. Türkiye’de ne ilk defa yaşanıyor, ne de son kez yaşanacak. Burası garip bir şekilde kan üzerinde rakseden bir coğrafya. Günün içinden herhangi pencere seçin, o pencerenin bir yerlerinde rahatlıkla kan bulabilirsiniz. Eğitime bakın;...

Gırtlak gırtlağa

Bir şeyler yemek hayatımın en önemli özetlerinden birisi olsa da gelişmiş bir yemek kültürüm yoktur. İşbu nedenle bir mekanda yemek yiyorsam beni o masada mutlu etmek çok kolaydır. Ben, alt tarafı, lahmacun, pide, her türlü kebap, pizza, patates kızartması, kuru fasulye-pilav’dan keyif alan ortalama bir mideye sahibim. Lakin öğle yemeği sırasında Le’Passione, Suzy’s gibi abuk sabuk isimlere sahip mekanların abuk sabuk mönüleri arasında sıkışıp kaldığımdan dolayı öğle yemeklerim işkence haline...