* Antalya’nın Manavgat ilçesi Karabük köyü’nde başlayan yangın Serik’e doğru ilerliyor. Serik’e bağlı 5 köy alevlerin arasında kaldı.
* Fethiye’nin Kemer köyünde başlayan yangın güçlükle kontrol altına alınabildi.
* Antalya’nın Göynük Beldesi yakınlarında orman yangını başladığı bildirildi.
* Çanakkale’nin merkeze bağlı Çınarlı köyü yakınlarında çıkan yangın rüzgarın da etkisi ile büyüdü.
Doğalgaz fiyatları sanayi için %18.8, konut için %16.9 oranında zamlandı. Böylelikle bu yapılan 3. zamla birlikte yıl başından beri doğalgaz fiyatları %35 oranında artarken, elektrik fiyatları %34 oranında zamlanmış oldu. Ha bunlar önemli mi? Değil elbet. Enflasyon oranını sorarsanız en fazla %3’tür, bilemedin %5’tir. Fazlası değildir…
Amman ocağı söndürünüz!
buraya bakarlar

AKP kapatılmadı diye borsanın yukarı yönlü hareketini anlamak kolay, ama Fethullahçı şirketlerin kağıtlarının tavan yapmasını anlamak konusunda ciddi sıkıntılar yaşanabiliyor zaman zaman. Bu gibi sıkıntılar için biz “AKP ve Fettocu Sermaye ilişkisi” isimli kitabı öneriyoruz. Bu kitabı henüz yazan olmadı ama en iyi kitap henüz yazılmamış olan değil midir zaten? Bugün anladık ki en iyi hisse senedi de Fethullahçı sermayeye ait olandır, bunu böyle biliniz.
Ücretli çalışan bir ailenin çocuğu olmadığım için Konut Edindirme Yardımı konusuna aşina değildim. Çok sonraları duydum adını. Meğer liberal ekonomimizin mimarlarından Turgut Özal icadıymış. Allah zeval vermesin, yüce devletimiz 1987 yılında başlayan, 1995 yılında sona eren uygulama ile, ücretli çalışanların, memurların, işçilerin aylık maaşlarından belirli oranlarda kesinti yapmış, bu kesintilere de konut edindirme yardımı adını vermiş. Adından da anlaşılacağı gibi “Siz şimdi bu parayı...
Sık sık söylenedurur, söylemişimdir, bambaşka bir coğrafyadır burası. Kanla doğar, kanla yaşar, kanla ölürsün. Kan içinde ölürsün, kıpkırmızı. Okula giderken ölürsün bazen, bazen askere çağırırlar ölü dönersin evine, evinin önünde öldürülürsün belki de. Evde, işte, trafikte, her yerde ölürsün bu ülkede ve her şekilde. Belki bir Temmuz akşamında, sıcaktan bunaldığın bir Pazar günü bu ülke insanının en gönülden katılımcı olduğu sosyal aktivitesine (Sokakta dolaşıp çekirdek çitlemek) dahil...
“Mecmuanın sokak çocukları” mottosu ile giriştiğimiz bu site elbette kimsenin hayatının merkezine oturacak, oturtulacak kadar mühim değildir. Olmasın da zaten. Bu en başta hayatımıza, hayatlarınıza haksızlık olur ki, bu sitenin temel amaçlarından birisi hayata saygı göstermektir. Hayatla mücadelenin de temelinde bu saygı vardır. Ya da yoktur bilmiyorum, şu an uzun cümleler kuran bir cümle mühendisi olmak da istemiyorum. Tek başına mecmua ya da tek başına sokak çocuğu olmak da mühim...
aşk bitti.elimden sanki minik bir balık kayıp gitti.aşk bitti.içimden sanki bir şeyler kopup gitti.aşk hiç biter mi?hiç bir şey olmamış gibi boşlukta kaybolup gider mi?aşk hiç biter mi? aşk hiç biter mi? kalır adımızla bir sokak duvarında,bir ağaç kavuğunda, bir takvim kenarında,kalır bir çiçekte bir defter arasında,bir tırnak yarasında, bir dolmuş sırasında,kalır bir odada, bir yastık oyasında,bir mum ışığında, bir yer yatağında,aşk hiç biter mi? aşk hiç biter mi? kalır dilimizde yinelenen bir...
Globalleşme, kapitalleşme, elleşme, finansal sevişme derken zaten aşina olduk ecnebi bir şirketin gelip Türkiye’de iş yapmasına. Türlü türlü kamu kurumlarının bir hiç pahasına satılması, garip bir şekilde toplumun her kesiminin “helal be” rolü biçtiği evrensel zenginlerimizin balya balya paraya sattığı şirketleri, markaları filan var can sıkacak. Ama bunlar Türkiye’de yaşamanın bedellerinden. Sıktığın can folloş olmuşsa eğer, normalmiş zannetmeye değer. Özellikle de banka sektöründe akıl almaz...
Son Mudahaleler