Anayasanın ilk 3 maddesinin değiştirilemeyeceğini, değiştirilmesinin teklif dahi edilemeyeceğini belirten 4. madde ile ilgili beylik laflardan birisidir. “Ee hacı, 4. maddeyi değiştirseler olmuyor mu?” Bu cümleyi kurmayan adama kız verilmemesi emekli öğretmenlerin konuşlandığı bazı ücra kahvehanelerde değiştirilemez bir yasadır. Değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Aynı geyiğe girmek maksadında değilim aslen, lakin 3+1 maddenin verdiği sıkıntıları aşmak adına ne garip yollara...
İlginç bir şey paylaşıyormuş gibi değil de, on numara karikatür nasıl oluru tarihe not düşmek adına koyalım. Umut Sarıkaya’dan tabii ki. “Narenciye üzerinden hayata rest çekmek” cümlesini kurabilecek 3 kişiden birisidir kendisi. Diğer ikisi Nasa’da çalışıyormuş. Hatta aynı uçağa binmiyorlarmış, başlarına bir şey gelmesin diye.
buraya bakarlar

İşbu fotoğraf galerisi ile birlikte 1970’lerin İstanbul’una, o güzelim şehrin kimi zaman büyülü, kimi zaman buğulu, kimi zaman da hüzünlü atmosferini iliklerinize kadar hissedeceksiniz. Bir nebze bile olsun, Nebil Özgentürk olmadığıma ve duygu yoğunluğu bakımından gerekli istidadı barındırmadığıma göre sunuş kısmını burada kesip, sizi fotoğraflarla başbaşa bırakıyorum. Hem de başbaşa mı, baş başa mı yazmam gerektiğini bilmeden…
Yerel yönetim konusunda dünyada eşi, benzeri olmayan, en büyük Türk dehalarından birisi Melih Gökçek Çankaya ilçe sınırları içerisinde bulunan 7. cadde ile ilgili bir referandum hazırlığında. Referandumda sorulacak 15 adet sorudan birisi “Burada içki içilsin mi içilmesin mi?” Yöneltilen eleştirilere, literatüre de kendi ismiyle kazınan bir aymazlıkla karşı çıkıyor Gökçek. “Halk kendi caddesinde ne yapılıp yapılmayacağına kendisi karar verecek. Bu demokrasidir.” Hasiktir sen ordan.
Genelde telefonda konuştuğunda, nette konuştuğunda sorulan sorudur. Askerlik anlatılanlara göre benim için rahat geçiyor. Tuvaletler, banyolar, yemekler, koğuşlar anlatıldı. Hatta korkutulduk. Tuvaletler lisedeki tuvaletlerimiz kadar temiz. Banyolar, bence iyi. Evimizdeki, oteldeki duşları beklemiyordum zaten. Ama yine de ilk başta korkudan ilk 3 gün duşa gidememiştim. Sonra baktım olmuyor. Gittim duşumu aldım. Koğuşlarda 20 (-1) kişi kalıyoruz. Koğuşlar Ruslardan kalma. Kalma derken ev değil...
Anadolu Gençlik Derneği, İstanbul’un çeşitli semtlerine astığı pankartlarla üniversiteye yeni giren öğrencilere Kuran-ı Kerim hediye ettiğini müjdeliyor. “Hayat rehberi Kuran-ı Kerim”ler, üniversitelerde kurulacak olan standlarla üniversite öğrencilerine bedava olarak verilecekmiş. İncil dağıtanların öldürüldüğü laik Türkiye Cumhuriyeti’nde Kuran dağıtanların başına bir şey gelmesi hepimizi üzer. Keşke toplumumuz dinsel inançlara saygı, dinsel misyonlara anlayış gösterebilse de...
14 Eylül 2009 Pazartesi
– Deplasmandan gel. Kahve iç.
– Okulun ilk günü. Alt dönemleri gözlemle. Fiziksel gelişmelere hakim ol.
– Kendine temiz bir önlük bul. Koca herif oldun.
– Yanlışlar yapıyorsun. Yanlışlar yapma.
– Okuldan çık. Klan’a git. İç.
– Uyu bi’ ara.
Muhallebi sütlü sensin, tatlı sensin, her şey sensin… Gelecekse tüm kalori, biz obeziz, senden gelsin… Tiramisu yersek eğer, Allah belamızı versin…
Son Mudahaleler